domingo, 20 de mayo de 2012

Adını Memleketimin Mutluluk Başkenti Yapıyorum

Gecenin karanlığını bölen 
Tehirli bir tren daha kalkıyor şehrimden sana. 
Özlemini harf harf satırlara döküp 
Yine sana yol oluyor gözlerim. 
Sana gelirken geçtiğim her bir kasabaya 
Bana kattığın umutların bir dirhemini bağışlıyorum.
Seni anlatmaya yeltendikçe ; 
Sözcükler yetim, 
Mürekkep öksüz kalıyor . 
Biliyorum ki; 
Gözlerinin değmediği her yer kara kış, 
Fırtına, boran.. 
Yüzünün geçmediği her bir coğrafya, kısır ve kurak. 
Ellerinden süzülmemiş her bir harf, 
Devrik cümleye mahkum. 
Sesinin vurmadığı her bir kıyı, 
Toprağa karışmaya yeminli. 
Dudaklarında ıslanmamış her bir şarkı, yetim ve ketum.
Seni özledikçe daha fazla büyüyorsun yüreğimde. 
Bir gecede, 
Adını memleketimin mutluluk başkenti yapıyorum. 
Gül’üşünü, yetim ve öksüz çocukların gözlerine 
Güneş diye seriyorum her sabah ezanında. 
Ve ne zaman kekeme olsa çocukluğum, 
Ve ne zaman diz çöktürülse bir avuç umudum, 
Sesinin varlığına koşar yarı uykulu yarı tok mutluluğum.
Zaman, bizi çoktan es geçse de, 
Bir bavul dolusu umutlarınla, 
Bir vapur iskelesinde beni bekle. 
Ben tam zamanında 
Hayatı " sevda " geç’e, 
Bir nihavent şarkının notasında 
Sana gül’ümsüyor olacağım sevgili.